Dinlemek Aslında Çok Şey Yapmaktır.

Çocuklarla nasıl konuşacağımız konusunda birçok öneri duyuyoruz. Ama nasıl dinleyebileceğimiz daha az konuşuluyor.

Ben bu konuda üzerime düşen sorumluluğu bu postayla yerine getirmek istiyorum. Çünkü bu hayatta sihirli bir gücüm varsa eğer o da dinlemek olabilir.

Dinlemek bir beceri olduğundan pratikle daha iyi hale getirilebilir. Ve sanılanın aksine dinlemek son derece aktif bir eylemdir. Çünkü dinlerken zihnimizle, bedenimizle ve ruhumuzla kendimizi o ana mühürlüyoruz. 

Duyduklarımızı anlamlandırmaya ve karşımızdaki insanın duygularına eşlik etmeye başlıyoruz. Onun cümlelerini kesmeden bizim ne söyleyeceğimizden çok onun ne söyleyeceğiyle ilgileniyoruz. Önceden bildiklerimizi unutup o anın içinde öğrenmeye açık hale geliyoruz.

Terapiye de bunun için gitmiyor muyuz? Daha önce kimsenin bizi dinlemediği gibi dinlenebilmek için.

“Çocuklarımızı nasıl dinleyelim?” sorusuna dönecek olursak:

Sanki bize dünyanın en önemli şeyini anlatıyormuş gibi merakla,

Dikkatimiz onda ve anlattıklarında,

Düşüncelerimiz başka diyarlara giderse onları nazikçe geri çağırarak,

“Sen de şöyle söyleseydin”lerle öneri verme veya çözüm bulma telaşına kapılmadan,

Yaşadığı sıkıntıdan onu anında kurtarmaya çalışmadan,

Hislerini olduğu gibi kabul ederek,

Doğru, yanlış, eksik, fazla demeden,

Hislerinin onun için anlamını keşfetmeye çalışarak,

Davranışlarının ve seçimlerinin ardındakileri görmeye niyet ederek…

Bu şekilde dinlenen çocuklar hislerinin farkında, hisleriyle bedenleri arasındaki bağlantıyı tanıyan, kendini bilen ve olduğu gibi kabul eden kişiler olarak büyüyebilirler.

Çocuğunu bu şekilde dinleyen annebabalar da kendilerindeki değişimi fark edebilirler. Çünkü çocuklarımız için yaptığımız birçok şey aslında bizi de iyileştiriyor. Bizi de dönüştürüyor. Ve bu halimiz annebaba olmayı daha tatmin edici hale getiriyor.

HATIRLA: Dinlemenin etkili ve aktif bir eylem olduğunu hatırla. Bir şey söylememek veya herhangi bir öneri vermemek, sadece o anda var olabilmek aslında çok şey yapmaktır.

FARK ET: Yukarıda anlattığım şekilde birinin seni dinlediğini hayal et. Nasıl hissederdin? Kendinle ilgili ne gibi düşünceler geliştirmene neden olurdu? Fark et…

DENE: Bir sonraki sefer çocuğun sana bir şey anlattığında öneri vermeden, kendi düşüncelerini paylaşmadan sadece dinlemeyi dene. Dikkatini ne söyleyeceğine değil, duyduklarının seni nasıl etkilediğine vermeyi dene.

Eğer bir şey söyleme ihtiyacı fark edersen DUR ve bekle. Karşındakini daha iyi anlamak için durabilmeyi denedikçe konuşmaya daha az ihtiyacın olduğunu fark edebilirsin.

Haftaya görüşmek üzere.

Sevgiyle,

Yeşim

Olduğumuz Gibi’ye ulaşabileceğin adresler:

Email: [email protected]

IG: oldugumuz.gibi

Website: www.oldugumuzgibi.com